10 Temmuz 2011 Pazar

Telafisi mümkün olmayan şeylerin izahı gereksizdir!


Gidiyorum diyene hiç kal demedim. Öyle böyle değil, gerçekten gidene sadece hoşça kal dedim ve derim! Ve mümkünse dönmesin diye dilekler dilerim. Çünkü biliyorum döndüğünde onu sevmeyeceğim. Gönlüm kiralık daire değil sevgilim. Sen gidince yenisi gelmez. Sen gidince ‘sen’ geri gelmez… Gittiğindeki sen değil ki gelen. Gelirken yeni kırık kalpler getiren olacaksın sen. Üzgünüm canım. Tamirat işlerini bıraktım ben. Ellerim nasır tuttu. Hem kalbimde dayanmıyor artık. Çabuk yoruluyorum. Gözlerim çabuk doluyor. Ucu yırtık duyguların hikâyesi gözlerimi çok yoruyor!
Özledim dediğimde üzülme demeyeceksin bana. Şu sebepten gelemedim, bu yol şöyleydi bu böyleydi, leyleğin gagası kırıktı demeyeceksin bana. Neden gelmediğini, gelemediğini açıklamayacaksın. Ben senin benden uzak olma sebeplerinle ilgilenmiyorum. Ve şimdi;
gelip sarıldın mı? Öptün mü?
Hayır!
O zaman keseceksin sesini!
Senin gelmen mümkün değil diye özlemeyecek miyim sanki.
Konuşmayacaksın karşımda. Eğer çözüm değilse sözlerin susacaksın. Susup kapıya doğru üç adım atacaksın. Saymaya başla…
1- Seni seviyorum
2- Seni çok özledim
3- Ama elimde değil gelemiyorum
Sonra kapıyı çarpıp çıkacaksın! Arkana bile bakmayacaksın. Çarptığın kapının sesi İstanbul’u inletmeli. İnletmeli ki bir daha dönmeye yüzün olmasın!
Şimdi gece gündüz intihar mektupları yazıyorum yastığımın üstünde. Zaman zaman asıyorum kendimi ‘seni seviyorum’ kelimesinin harflerine. Sen gittin diye değil… Seni ben gönderdim unuttun mu? Kapıyı arkandan ben kapattım! Seni ben uğurladım! Ayakkabılarının çamurunu kalbimin üstünden ben temizledim! Kalbim öldü ve ben onu diriltemedim! Neden diye sorma!
Telafisi mümkün olmayan şeylerin izahı gereksizdir sevgilim!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder